FİRMA KAYIT
Geri Bildirim
Emiyor Mu? - Hande Birsay
Emiyor Mu? - Hande Birsay

Emiyor Mu? - Hande Birsay

769

MÜKEMMEL ANNELİK BENİ TEĞET GEÇTİ

"Nasıl doğdu?"

“Normal doğurdun değil mi?”

“Niye ağlıyor?”

“Bu çocuk aç.”

"Kucağa alıştırmışsın."

"Ben hamileyken 2 kilo almıştım, emzirirken 32 kilo verdim."

“Sen daha dur, bunlar iyi günlerin.”

“Saçını kestir, erkek çocuk uzun saçlı olmaz.”

Ve hemen her yeni annenin duyduğu o meşhur soru: "Emiyor mu?"

Anneliğimin ilk zamanlarında kendimle ve kitaplardan okuyup da “Böyle bir anne olacağım” diye yemin ettiğim, ancak çok kısa sürede tarumar olan mükemmel annelik hayallerimle savaştığım yetmiyormuş gibi bir de yeni anne dedektörleriyle savaştım; bu topraklarda doğuran tüm analar gibi.

Sonra bunlardan rahatsız olmamaya, hatta kendi üzerimizde kurduğumuz ve farklı biçimlerde karşımıza çıkan tüm bu baskılarla eğlenmeye; başta kendime, tüm büyük konuştuklarıma, hepsine #hihieved demeye başladım.

Annelik deneyimimde hiçbir şey, herkesin her şeyi bildiği ve anlattığı gibi olmadı.

Mükemmel annelik beni teğet geçti.

İyi ki de geçti.

 (Tanıtım Bülteninden)

"Artan sütle Alinazik yapıyorum dedim, tarifini sordular!"

"Sadece mükemmellik beklentisiyle değil, cinsiyetçilik baskısıyla da mücadele ediyoruz. “Göster amcalara pipini”ler biçim değiştirerek devam ediyor. Oyuncakçıda paketleme yaparken soruyorlar, “Kız mı erkek mi”, “Erkek ama lütfen pembe pakete sarın” diyorum. Kerem’in tencere tava, vileda, ütü gibi oyuncakları var. Çok da mutluyum böyle olmasından. O “paşa oğlum, prensim, aslanım’ zihniyetiyle de kanımın son damlasına kadar dalga geçmeye devam edeceğim."

"Sofra kültürünü kazandırmak için erken olduğunu düşünmeyin, yaşına uygun çatal ve kaşık vererek onu sofraya dahil edin. Nasıl uyum sağladığını görünce şaşıracaksınız."

 (Güliz Arslan'la Hürriyet Pazar röportajından)

Sosyal medyada "hihieved" adındaki hesabında, annelik üzerine yaptığı ironik paylaşımlarla dikkat çeken Hande Birsay, Emiyor Mu? Mükemmel Annelik Beni Teğet Geçti adlı kitabında, mükemmel anneliği, idealize edilmiş hayatları ti'ye alıyor. Son yıllarda, sosyal medyada lohusalık dönemlerinde bile incecik ve bakımlı görünen anneler, henüz yaşını doldurmamalarına rağmen kendi kendilerine yemek yiyebilen bebekler anneler ve anne adayları tarafından büyük ilgi görüyor. Hande Birsay'ın, kitabının kaynağı olan "hihieved" adlı hesabı da aslında sosyal medyada annelik ve çocuk yetiştirmek üzerine paylaşım yapan çok takipçi sayılı bir hesap. Hande Birsay'ı diğer sosyal medya annelerinden ayıran ise sosyal medya hesabında yaptığı ironisi yoğun ve gerçekçi paylaşımlar. Hande Birsay, sosyal medya hesabında mükemmel bir anne, ideal bir anne-çocuk ilişkisi, kusursuz bir çocuk hayat portresi çizmiyor. Kitabında da 'mükemmel annelik beni teğet geçti' diyerek yaptığı paylaşımları destekliyor. Kadınların üzerindeki mükemmellik baskısıyla usta kalemi ve mizahi üslubuyla dalga geçen Birsay, kitabında annelik deneyiminde  hiçbir şeyin, herkesin her şeyi bildiği ve anlattığı gibi olmadığını anlatıyor. 

Anne olmadan önce; her şeyin mükemmel olacağını; televizyonda, sosyal medyada gördüğü anneler gibi olacağını düşünen ama anne olduktan sonra anneliğin hiç de göründüğü gibi olmadığını fark eden Birsay, anneliğinin ilk zamanlarında kafasında ideal bir anne figürü olduğunu, sonrasında bu hayallerinin kısa sürede nasıl yıkıldığını yaşayarak deneyimliyor. Kendi kendine “Böyle bir anne olacağım” diye yemin etse de bu yemini gerçek hayatta karşılığını bulamıyor. Onun mükemmel annelik hayali, henüz 'yeni anne'yken yıkılırken; bir de 'yeni anne dedektörleri' ile savaşmak zorunda kalıyor. Hande Birsay'ın 'yeni anne dedektörleri' diye adlandırdığı kitle ise daha önce anne olmuş, hatta anne olmamış olsa bile anneliğin nasıl yapılması gerektiğini en iyi bildiğini düşünen, sorularıyla ya da hükümleri ile anneleri yıldıran, bazen suçlu hissettiren bazense üzen kişilerden oluşuyor. Yeni anne dedektörlerinin soruları ve söylemleri ise her yeni anneyi bezdirecek cinsten: "Nasıl doğdu?", “Normal doğurdun değil mi?”, “Niye ağlıyor?”, “Bu çocuk aç.”, "Kucağa alıştırmışsın.", "Ben hamileyken 2 kilo almıştım, emzirirken 32 kilo verdim.", “Sen daha dur, bunlar iyi günlerin.”, “Saçını kestir, erkek çocuk uzun saçlı olmaz.” Bunların yanı sıra hemen hemen her annenin doğum yaptıktan sonra defalarca cevaplamak durumunda kaldığı oldukça meşhur bir soru daha var ki bu soru, Hande Birsay'ın kitabının adını veriyor: "Emiyor mu?" Hande Birsay, yeni anneyken karşılaştığı bu baskılardan, kendi mükemmel annelik hayallerinden, yeni anne dedektörlerinden bir zaman sonra rahatsız olmamaya başlıyor. Öyle ki içten içe bu baskı ve dayatmalar ile eğleniyor. Başta kendisi olmak üzere; büyük konuştuklarına, baskılara, yeni anne dedektörlerine, aslında hepsine #hihieved demeye başlıyor.

İlk baskısını 2017 yılında yapan Emiyor mu? Mükemmel Annelik Beni Teğet Geçti kitabıyla özellikle anne ve anne adaylarının dikkatini çeken Hande Birsay; Saint Michel Fransız Lisesi'ndeki eğitiminin ardından Galatasaray Üniversitesi Sosyoloji Bölümü'nden mezun oldu. 2006-2017 yılları arasında sırasıyla Tempo Dergisi’nde muhabirlik, Gazete Habertürk’te editörlük, haberturk.com’da editörlük ve yazarlık, Habertürk TV ve Bloomberg HT’de editörlük ve yapımcılık, NTV’de editörlük ve yapımcılık yaptı. Birsay ayrıca; sivil toplum alanında çalıştı. Fransızca'dan Türkçe'ye çeviriler ve çeşitli TV yapımları için metin yazarlığı yaptı. Edebiyat, kadın araştırmaları, Türk modernleşmesi, geleneksel ve dijital medya alanlarına ilgi duyan Hande Birsay; Instagram başta olmak üzere sosyal medyada milyonu aşkın etkileşime ulaşan 'hihieved' adlı hesabında mükemmel annelik ve idealize hayatları ti'ye alan ironik paylaşımlar yapmaya devam ediyor.