Minimalist Yaşam Felsefesi
Temel olarak minimalist bir yaşam felsefesi bizlere hayatın sade ve faydacı yönünün farkında olma, tüketmenin veya satın almanın tuzaklarına düşmeme yönünde telkinlerde bulunur. Nitekim mutluluk, günümüzde metalara bağlanmış durumdadır ve insanlar mutluluğu yakalamak için şeylere ihtiyaç duyarlar. Bunun sebebini sanayinin hızla ilerlemesi ve arzın talebi aşmasında aramak gerekebilir.
Reklamlar en başta tüketimin üretimi yakalamasını amaçlar. Yapay zekâ teknolojileri, daha siz farkında değilken, sizin neyi arzuladığınızı öğrenir, bunun altında yatan dürtüyü sorgular ve ihtiyacınız olmayan şeyleri almaya teşvik eder. Bunun tam karşısında konumlanan minimalizm ise daha sade, özgür ve sağlıklı bir hayat tarzını içerir.
Minimalist bir yaşam felsefesinin belirli net kuralları yoktur ancak fiziksel, zihinsel ve sanal olarak sadeleşmekten ileri gelmektedir.
Gerektiğinde “hayır” diyebilmek de sadeliğin bir adımıdır. Her şeye “evet” demenin yükü bize zamanla ağır gelecektir oysaki bazen hayır diyebilmek hafiflemenin de bir yoludur. Başka bir şekilde de zihinsel minimalizm, geçmişte bize sıkıntı veren sorunların hesabını yaptıktan sonra her yeni günün bir başlangıç olduğunun farkında olmaktır. Bunun için affedici olmak, beyni olumsuz düşünce ve kaygılardan arındırmak, anda kalmak veya olumlu hayaller kurmak bunun önemli aşamalarıdır.
Kısaca minimalizm;
- Doyumsuzluğumuzu ve tatminsizliğimizi ortadan kaldırmamıza,
- Zamanımızı yeniden şekillendirmemize,
- Anda yaşamamıza,
- Tutkularımızın peşinden gitmemize,
- Yaşam amacımızı keşfetmemize,
- Gerçek özgürlüğü deneyimlememize,
- Daha fazla üretmemize ve daha az tüketmemize,
- Sağlığımıza odaklanmamıza,
- Birey olarak gelişmemize ve kendimize yatırım yapmamıza,
- Eşyaların yükünden kurtulmamıza yardımcı olur.
Duygu Aydın
Psikolog