Şehir faresi arkadaşı tarla faresini her zaman tarlaya giderek ziyaret edermiş. Onu konuk olup her gün beraberce yemeklerini yerlermiş. Bir gün şehir faresi, arkadaşı tarla faresini yaşadığı şehre davet etmiş. Şehir faresi o kadar çok ısrar etmiş ki sonunda şehir hayatını pek sevmeyen yoksul tarla faresi; “Davete icabet etmek gerekir, gidip şu arkadaşımın evini ziyaret edeyim bari” diyerek yola koyulmuş.
Tarla faresi yolculuğunu tamamlayıp da şehir faresinin yaşadığı eve ulaşınca gözlerine inanamamış. “Aman tanrım bu ne büyük bir zenginlik böyle.”diyerek hayretini gizlememiş.İçeri girince daha bir etkilenmiş gördüklerinden,hele o ziyafet sofrasını görünce dili tutulmuş. Bir tek kuş sütü eksikmiş sofrada.Güzel yemekler çeşit çeşit peynirler ve akla gelebilecek her yiyecek onları bekliyormuş.
Böylece tarla faresi geldiği gibi yaşadığı yoksul topraklara geri dönmüş, mutlu mesut yaşamaya devam etmiş. Bir daha da kente hiç inmemiş