FİRMA KAYIT
Geri Bildirim
Çocuklara Coronavirüs Nasıl Anlatılmalı?
Çocuklara Coronavirüs Nasıl Anlatılmalı?

Çocuklara Coronavirüs Nasıl Anlatılmalı?

973

Öncelikle Çin’ de başlayıp ardından dünyadaki birçok ülkeyi etkisi altına alan Coronavirüsün hızla yayılıp can kayıplarına sebep olması nedeniyle tüm dünyada kaygı ve panik havası oluşturdu.

Çocuklarımız çevrelerinde sürekli bu virüsün adını duyup maskeli, eldivenli insanlara, ellerini her zamankinden daha fazla yıkayan kaygılı ebeveynlere şahit oluyorlar.

Çocuklar anne karnından itibaren annenin duygusal değişimlerini hissedebilirler. Dolayısıyla çocuklar kaç yaşında olurlarsa olsunlar ebeveynlerinin kaygı, korku ve streslerini hissedebilirler. Öncelikle kendi ruh sağlığımıza dikkat etmeliyiz ki çocuğumuzla sağlıklı bir iletişim kurabilelim. Bu doğrultuda günün büyük bir bölümünü haberlere ve sosyal medyaya odaklanarak geçirmemekte fayda var.

PEKİ NASIL ANLATMALIYIZ?

Öncelikle bizler bu konu hakkında ne kadar doğru bilgiye sahibiz?

Ne yazık ki bilgi kirliliği her yerde. Ebeveyn olarak çocuğa konu hakkında doğru bilgiyi bakanlığın resmi kurumları ve uzmanların güncel bilgilerinden faydalanarak, çocuğun yaş ve gelişim seviyesine uygun olarak aktarabiliriz.

Konuşurken ses tonu, jest ve mimiklerimize dikkat etmeli, tedirgin ve endişeli anlatamamaya özen göstermeliyiz. Çünkü çocuklarımız çok büyük gözlemci olup bizleri rol model alırlar. Özellikle 0-6 yaş kritik bir dönemdir ve kişilik gelişimi büyük ölçüde bu dönemde atılır. Dolayısıyla bu zorlu süreç geçebilir, geriye kaygılı bir çocuk bırakmış olabiliriz.

Öncelikle ona, konu hakkında ne bildiğini sormakla başlayarak doğru bildiği yanlışları da düzeltme fırsatını yakalamış oluruz. Bu sayede onun duygu ve düşüncelerine önem verdiğimizi düşünecek, kendini değerli hissedecektir. Bu da aranızdaki bağın ve iletişimin güçlenmesine katkı sağlayacaktır.

Okul öncesi dönem çocukları, kelimeleri birinci anlamıyla anlayıp yorumlarlar. Mantıksal düşünce gelişmemiştir. Dolayısıyla konu hakkında konuşurken gerçeklikten uzaklaşmadan, basit, anlaşılır, detaylara girmeden, korkutmadan net ifadeler kullanılmalıdır.

Yine bu dönem çocukları virüsün tam olarak ne olduğunu anlamayabilir korkup, tedirgin olabilirler. Tedirgin bir şekilde "Virüs bulaşır, bulaşırsa ölürüz, çabuk ellerini yıka, sen anlamazsın" gibi olumsuz ifadeler kullanmak çocukta özgüven eksikliğine sebep olacak ve aranızdaki bağı zayıflayacaktır. O da ileride hayatında olup bitenleri size anlatma gereği duymayacaktır. Bu tarz olumsuz ifadeler kullanmak yerine sakin bir tavır ve dille "Ellerimiz kirlendi, haydi birlikte ellerimizi yıkayalım. Yıkamazsak hastalanabiliriz" demek daha doğru bir ifade olacaktır.

Emredici, baskıcı ebeveyn modeli bu süreci daha çetin bir hale getirecektir. Dolayısıyla etkin dinleyici, açıklayıcı, demokratik ebeveyn tutumları sergilemek çok önemlidir. Aynı zamanda çocuklarımızın sorduğu her soruyu sabırla dinlemeli, onların yaş ve gelişim seviyesine uygun yanıtlamalıyız.

Çocuklarımıza hijyen kurallarını öğretmeliyiz. Bunu yaparken de resimli görsellerden faydalanarak oyun haline getirebiliriz. Çünkü çocuğun doğasında oyun vardır ve oyunun açamayacağı kapı yoktur. Eğer hijyenimize dikkat edip, sağlıklı beslenirsek hasta olmaktan kurtulabileceğimizi yalın bir dille anlatırsak sorunlarla baş etme yönteminin gelişmesine de katkı sağlayabiliriz. Bu doğrultuda ebeveyn olarak sorun değil, çözüm odaklı olmalıyız ve bunu çocuğumuza da aktarabilmeliyiz.

Eğer çocuğunuz sosyal medya kullanıyorsa her okuduğu bilgiye itimat etmemesi konusunda uyarmalı ve olabildiğince doğru bilgi kaynaklarını tanıtıp abartılı haberlerden uzak tutmalıyız.

Unutmayalım, çocuklarımız yansımalarımızdır. Bizleri rol model alırlar. Onlar bizim ne söylediğimizle değil, ne yaptığımızla ilgilenirler. Eğer çocuğumuza söylediklerimizi bizler yapmıyorsak, üzgünüm ama söylemlerimiz işe yaramayacaktır. Öncelikle kendi davranışlarımıza dikkat etmeliyiz.

Sağlıklı günler.. 


Çocuk Gelişim Uzmanı